9 Kasım 2012 Cuma

İstanbul günleri (29 Ekim - 9 Kasım)

Akşam Bursa'ya varış, Eskişehir'e gidecek olan kardeşim (Etkin) ile kısa bir görüşme, sonra eve gidiş; yemektir, rakıdır...

Pazartesi (tatilin son günü) trafikten korkup sabah erkenden yola düştük babamla İstanbul'a doğru. Bursa'da işini devam ettirirken, İstanbul'da da bir arkadaşıyla çalışmaya başladığı için ev tutacaktı. Evet, babam da göçebe oldu! Birkaç ev baktık, birini gözüne kestirdi; ertesi gün 1-2 yer daha gördü ama ilk baktığımız evi tuttu. 3-4 gün ev bakma, eşya toplama, taşınma ve yerleşme ile geçti. 1-2 akşam da bir kısım arkadaşla buluşma, görüşme...

Sonraki günler de yine sırtımda çanta, oradan oraya göçerek geçti. Daha önceki İstanbul seferlerinde belli bir yerde birkaç gün kalıyordum; büyük çantam orada oluyordu. Ama bu sefer hep gecenin geç saatlerinde belli oldu nerede kalacağım. Fazlaca akışa bırakma hali... ((: Bülent'te, arada 1-2 gün babamda, Ceren'de, son 5 günün dördünde de Ömürden ve Ali'de... Biraz düzene girdi yani en azından bikaç gündür. Yoruldum ama; sırtımda kitaplarım, bilgisayar falan... Bu akşam ne yapacağımı da an itibariyle bilmiyorum.

Genelde gündüzleri kafama göre takıldım, akşamları da birileriyle görüştüm, buluştum sürekli. İlginç olan 2 görüşmeyi kısaca paylaşayım: Bir tanesi Hindistan'da bulunan ve birkaç bin kişinin yaşadığı bir ekoköy olan Auroville'i ziyaret eden Gonca Yılmaz'ın izlenimlerini anlattığı söyleşi, bir diğeri de kurumsal hayatın dışına çıkma cesareti gösteren (ve göstermeyi düşünen) kişilerin oluşturduğu "İstifamı verdim!" grubu ile dün gerçekleştirdiğimiz buluşma. Gerçekten ilham verici kişilerle tanıştım, çok mutlu oldum. Haa geçen Cumartesi gecesi yıllar sonra ilk kez Araf'a gittim ve yıllar sonra ilk kez -latin haricinde- dans ettim; pek güzeldi! Bu arada bu süreçte azıcık fazla para harcadım korkarım.

Bu arada TaTuTa'da ilk durağım belli oldu. Önümüzdeki hafta Salı günü, Datça'da bulunan Knidia Çiftliği'ne gidiyorum, on gün kadar orada kalacağım. Şu sıralar zeytin toplama işleri falan var bildiğim kadarıyla, keyifli olacak! Oradaki duruma göre, o çevredeki diğer birkaç çiftliğe de geçebilirim gibi. Bakalım... Pek heyecanlı!

İşte böyle, İstanbul'da -şimdilik- son günler...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder